Felsefenin Topluma Katkıları Nelerdir?

Bir toplumun gelişmişlik düzeyi ile o toplumun felsefe tarihi arasında ciddi bir ilişki olduğu bilinmektedir. Demek ki bir toplumda felsefenin toplumu geliştirmek gibi katkıları da bulunmaktadır. Bu yazıda felsefenin topluma katkıları nelerdir görmeye çalışacağız. Bu katkıları sayısal olarak ölçmek mümkün değilse de dolaylı olarak tespit etmek mümkündür.

Felsefenin toplumsal katkılarına geçmeden önce toplumun bireylerden oluşan bir yapı olduğunu hatırlatalım. Birey geliştikçe toplum da doğal olarak gelişecektir. Daha önce felsefenin bireye katkıları üzerinde durmuştuk. Bireylere tek tek katkı yapan bir şey topluma da katkı yapması kaçınılmazdır.

Felsefenin topluma katkıları nelerdir

Felsefenin Topluma Katkıları Maddeler Halinde

Felsefe ve toplum ilişkisini detaylı ele almadan önce dilerseniz maddeler halinde felsefenin topluma katkılarına değinelim.

Felsefenin topluma katkılarını maddeler halinde şöyle sıralayabiliriz:

  • Toplumdaki bireyleri geliştirerek toplumun ortalamasını yükseltir.
  • Toplumu bir arada tutan hoşgörünün gelişmesini sağlar.
  • Bilgi ve bilimin bir toplumun ortak değeri haline gelmesine olanak sağlar.
  • Sorgulayan, araştıran ve doğruya yönelen bir tolumun oluşmasına katkı sağlar.
  • Fikir hürriyeti, ifade hürriyeti, özgürlük gibi değerlerin toplumda benimsenmesine yol açar.
  • Toplumun geçmişle bağ kurmasını sağlar.
  • Toplumun geleceğe güvenle bakmasını sağlar.
  • Toplumu değişime hazırlar.
  • Kültür ve sanatın toplum içerisinde gelişmesini sağlar.

Bu maddeleri çoğaltmak mümkündür. Ancak genel birkaç başlıkta toplamak istersek yukarıda saydıklarımız yeterli olacaktır.

Felsefe ve Toplum İlişkisi

Felsefe doğası gereği bireysel bir eylemdir. Çünkü felsefeyi oluşturan etmen bizzat insanın zihnidir. İnsan zihninde doğan felsefe ifade gücüyle açığa çıkar ve topluma etki eden bir hal alır. Toplumları yönlendiren düşüncülerin doğuş aşamasına gidersek felsefeyi görürüz.

Filozoflar bireysel eylemle yaptıkları felsefede toplumsal sorunlarla son derece fazla ilgilenmişlerdir. İyi düzen nasıl olmalıdır, insanlar birlikte nasıl yaşar, devletin görevi ne olmalıdır gibi toplumu ilgilendiren konular aslında felsefenin en yaygın konularıdır. Bu bakımdan felsefe sadece bireylerin değil, toplumların sorunlara da çözüm yolları üretmiştir.

Toplumu ilgilendiren sanat, kültür, bilim ve siyaset alanlarının tamamı felsefeyle son derece iç içedir. Basit bir örnek verirsek felsefi bir düşünce olarak ortaya çıkan komünizm zamanla bir ideoloji olmuş ve siyasetteki yansımasıyla 20. yüzyıla damga vurmuştur. Bu fikir akımının etkilemediği toplum kalmamıştır.

Yine bilimin gelişine baktığımız zaman her bilimsel çalışmayı tetikleyen şeyin bir felsefi problem olduğunu görmekteyiz.

İnsanların toplum halinde yaşaması dahi felsefi bir düşüncenin sonucudur. Filozofların zihninde başlayan ideal düzen arayışları zamanla yaşadığımız sosyal düzeni dönüştürmüş ve bugünkü toplumları ortaya çıkarmıştır.

Bütün bunlardan yola çıkarsak felsefe toplumun bir parçasıdır ve felsefe olmadan toplumlar oluşamaz. Dolayısıyla felsefe toplum için vazgeçilemez bir değerdir.

Felsefenin Topluma Zararları Var Mıdır? Varsa Nelerdir?

Felsefenin birey ve topluma kazandırdığı niteliklerden bahsettik. Çok sık sorulan sorulardan biri de felsefenin topluma zarar verip vermemesi meselesidir. Bu konuda bir görüş felsefenin asla zarar veremeyeceği yönündeyken bir görüş de felsefenin zararlı olduğu yönündedir. Bu iki görüş de eksiktir.

Felsefe topluma zararlı bir şey değildir. Aslında felsefeyi zararlı veya yararlı diye nitelemek de her zaman yerinde değildir. Çünkü felsefe düşünsel bir eylemdir. İnsan düşünmeden var olamayacağına göre felsefesiz de hem birey hem toplum eksik kalacaktır.

İşin diğer bir yönü ise filozofların düşüncelerinin toplumlara zarar verip vermeyeceğidir. Filozoflar birer insandır. Fikirleri de özneldir. Dolayısıyla bu öznel görüşler mutlak doğrular değildir. Yanlış bir fikir popüler olup toplumsal yaşama dahil olursa elbette zarar verebilir. Örneğin ırkçı görüşler zamanla yaygınlaşıp büyük problemlere yol açabilmiştir.

Her toplum kendi filozoflarının kalitesinden öyle ya da böyle etkilenmektedir. Ayrıca evrensel dünyada başka toplumda çıkan filozofların etkisi de görülmektedir.

Yapılması gereken şey insanları ilerleten ve insanlığın genel faydasına olan yaklaşımları ön plana çıkarmak olacaktır.

Leave a Comment